FAO Türkiye

SOFI 2021, artan açlığın dünyayı kritik bir kavşağa getirdiğini ortaya koyuyor

Fotoğraf: ©FAO
07/10/2021

Çevrimiçi etkinlik – 2021 Dünya Gıda Günü kutlamaları kapsamında FAO Türkiye, 6 Ekim 2021 tarihinde Dünyada Gıda Güvenliği ve Beslenmenin Durumu 2021 (SOFI 2021) raporunun sonuçlarını paylaşmak için Ahu Orakçıoğlu moderatörlüğünde canlı yayınlanan bir etkinlik düzenledi.

FAO, IFAD, UNICEF, WFP ve DSÖ tarafından ortaklaşa hazırlanan SOFI 2021 raporu, COVID-19 pandemisinin ortaya çıkması ve yayılmasının ardından dünyadaki kronik gıda güvensizliği sorununun ilk kanıta dayalı küresel değerlendirmesidir. Amiral gemisi niteliğindeki bu yıllık rapor, aynı zamanda açlık ve gıda güvensizliğinin durumu hakkında küresel ölçekte güncel bilgiler, kapsamlı değerlendirmeler ve güvenilir tahminler sağlıyor.

SOFI 2021'in ana bulgularını sunan bir videonun ardından, FAO Orta Asya Alt Bölge Koordinatörü ve Türkiye Temsilcisi Viorel Gutu, açlığın ve yetersiz beslenmenin artmakta olduğunu ve COVID-19 pandemisinin etkilerinin hala tüm dünyada yankılandığını vurgulayan bir açılış konuşması yaptı. Gutu ayrıca açlığın, yetersiz beslenmenin ve gıda güvensizliğine yol açan başlıca faktörleri vurguladı - çatışmalar, iklim değişikenliği ve aşırılıkları, ekonomik istikrarsızlıklar ve yüksek gelir eşitsizliği -.

WFP Türkiye Temsilcisi Nils Grede, tüm insanlığın ihtiyaçlarını karşılayacak kadar gıda üretiminin yapıldığını; ancak dağıtım sorunlarının, gıda kaybı ve israfının ve küçük ölçekli çiftçilerin karşılaştığı zorlukların bu hedefe ulaşma yolunda ilerlemeyi engellediğini açıkladı.

IFAD Doğu Avrupa ve Orta Asya Alt Bölge Ofisi Direktörü Bernard Hien, SOFI 2021'in gıda ve beslenmenin çok boyutlu bir analizini sunduğuna dikkat çekti ve daha sürdürülebilir gıda sistemleri oluşturmak için kamu-özel sektör işbirliğinin öneminin altını çizdi.

DSÖ Türkiye Temsilcisi Batyr Berdyklychev, COVID-19 pandemisinin birbiriyle bağlantılı olan gıda ve sağlık sistemlerinin ikisini de etkilediğine dikkat çekti. Berdyklychev, yüksek düzeyde gelir eşitsizliği ile sağlıklı beslenmenin karşılanabilirliği arasındaki ilişkiye değinerek, herkes için sağlıklı beslenmenin sağlanmasının acil bir konu haline geldiğini açıkladı.

Açılış oturumunun son konuşmasını Tarım ve Orman Bakanlığı AB ve Dış İlişkiler Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Volkan Güngören yaptı. Güngören, Türkiye'nin ülkeler arasında gıda sistemleri dönüşümünü başlatma çabalarına öncülük ettiğini vurgulayarak, Türkiye'nin bir sonraki Tarım Konseyi'ni 2024'te toplayacağını duyurdu.

Açılış oturumunun ardından FAO Gıda Güvenliği Sorumlusu Keigo Obara, SOFI 2021 bulgularını daha ayrıntılı olarak sundu. Obara, diğer noktaların yanı sıra, yaklaşık 3 milyar insan için sağlıklı beslenmenin ulaşılmaz durumda olduğuna işaret ederek, gıda sistemleri dönüşümüne yönelik olası yolları dile getirdi.

Etkinlik, Ayşegül Selışık (FAO Türkiye Temsilci Yardımcısı), Emre Üçkardeşler (UNICEF, Sosyal Politika Bölüm Başkanı) ve Afton Halloran'ın (DSÖ Avrupa Bulaşıcı Olmayan Hastalıkları Önleme ve Kontrol Ofisi, Danışman) katılımıyla SOFI 2021 konulu bir panel oturumu ile devam etti.

Ayşegül Selışık, 2030'a kadar sadece sekiz hasadın kaldığını kaydederek, insanlığın bu zaman diliminde SKA hedeflerine ulaşıp ulaşamayacağını sorguladı. Tarımsal gıda sistemlerinin kritik bir kavşakta olduğunu ve COVID-19'un bu sistemlerin kırılganlıklarını ortaya çıkardığını açıklayan Selışık, bunu göz önünde bulundurarak, daha sürdürülebilir ve kapsayıcı tarımsal gıda sistemlerine yönelik dönüştürücü müdahalelere olan acil ihtiyacı vurguladı.

SOFI 2021'in çocuklarla ilgili bulgularına odaklanan Emre Üçkardeşler, çocuklarda yetersiz beslenmenin değişen yapısına dikkat çekti. Üçkardeşler, UNICEF'in Cash+ ve diğer sosyal koruma programları çerçevesinde açlığı ve yoksulluğu azaltma çalışmaları hakkında da katılımcılara kısaca bilgi verdi.

Obezite ve bulaşıcı olmayan hastalıklar (BOH) ile ilgili istatistikleri paylaşan Afton Halloran, sağlıklı beslenmenin bulaşıcı olmayan hastalıkların önlenmesinde önemli bir rol oynadığına dikkat çekti. Halloran ayrıca DSÖ'nün bölgede çocukluk çağı obezitesini önlemeye yönelik mevcut çabaları hakkında ayrıntılı bilgi verdi ve örgütün gözetim programını ve emzirmeyi destekleme çabalarını vurguladı.

 

BAĞLANTILAR: