FISHCap çalıştayı, su ürünleri yetiştiriciliğinde planlama ve geliştirme konularını ön plana çıkarıyor
Antalya, Türkiye – Balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliği on yıllardır geçim kaynaklarına, işgücüne, gıda güvenliğine ve beslenmeye önemli katkılarda bulunmaktadır. 2018 yılında, insan tüketimine sunulan toplam balıkçılık ürünlerinin yüzde 52'si su ürünleri yetiştiriciliğinden sağlandı. Su ürünleri yetiştiriciliğinin özel sektörün oynayacağı kilit rolle birlikte önümüzdeki yıllarda büyümesi ve küresel balık üretimine katkıda bulunması bekleniyor. Bununla birlikte, su ürünleri yetiştiriciliği ve balıkçılık sektörünün hızlı büyümesi, planlama, düzenlemeler, siyasi destek, güçlü liderlik ve kaynak taahhütlerine duyulan ihtiyacı da açığa çıkarıyor.
Bu bilgiler ışığında, 13-17 Haziran tarihlerinde Antalya ve Isparta'da Orta Asya, Azerbaycan ve Türkiye'de Su Ürünleri Üretimini Artırmaya Yönelik Planlama ve Politika Geliştirme Bölgesel Çalıştayı ve Çalışma Ziyareti düzenlenmiştir. Beş gün süren çalıştay, Akdeniz Üniversitesi, Türkiye Su Ürünleri Üreticileri Merkez Birliği (SÜYMERBİR), FAO, Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi ve Akdeniz Su Ürünleri Araştırma, Üretim ve Eğitim Enstitüsü (MEDFRI) arasındaki işbirliğiyle gerçekleşti. Çalıştay ayrıca, FAO-Türkiye Gıda ve Tarım Ortaklık Programı kapsamında yürütülen "Orta Asya, Azerbaycan ve Türkiye'de Sürdürülebilir Balıkçılık ve Su Ürünleri Yönetimi için Kapasite Geliştirme (FISHCap)" başlıklı daha geniş bir projenin bir parçasını oluşturdu.
Çalıştayın açılış oturumunda FISHCap projesinden övgüyle bahseden Tarım ve Orman Bakanlığı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdür Yardımcısı Turgay Türkyılmaz, FISHCap'ın Türkiye'nin balıkçılık yönetiminde bölgesel işbirliği kurma konusundaki inancını ve yaklaşımını açıkça gösterdiğini belirtti. SUYMERBİR Başkanı Faruk Coşkun, Birlik hakkında istatistiki bilgiler vererek, Birliğin su ürünleri yetiştiriciliği alanında hem Türkiye'de hem de yurt dışında yaptığı faaliyetleri paylaştı. FAO Balıkçılık ve Su Ürünleri Yetiştiriciliği Kıdemli Uzmanı Haydar Fersoy, su ürünleri yetiştiriciliği endüstrisinin son on yılda kayda değer bir büyüme yaşadığını ve yıllık gelişimin 2010 yılından bu yana yaklaşık yüzde 5,8 oranında arttığını vurguladı. Bununla birlikte, beklenen umut verici orta vadeli büyümenin, su ürünleri yetiştiriciliği sektörünün sektör liderliğindeki etkili su ürünleri yetiştiriciliği planları ve politikaları geliştirme ve uygulama yeteneğine bağlı olduğunu belirtti.
Açılış konuşmalarının ardından Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Türkiye, Türkmenistan ve Özbekistan'dan çalıştay katılımcıları, su ürünleri yetiştiriciliğinde planlama ve politika geliştirme, Türkiye'nin su ürünleri yetiştiriciliği planlama ve politika geliştirme konusundaki deneyimleri ve balık çiftliği iş planlaması konulu oturumlara katıldı. Çalıştayda, özellikle su ürünleri yetiştiriciliği planlaması, politika geliştirme ve yönetimi ile ilgilenen yetkililer, balık çiftliği yöneticileri ve araştırmacılar hedef alındı ve bunların hepsi, balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliği sektörünün farklı bölümlerinden uzmanlar tarafından verilen su ürünleri yetiştiriciliğinde planlama ve politika geliştirme konulu sunumlara katıldı. Katılımcılar ayrıca, çalıştay kapsamında düzenlenen özel su ürünleri yetiştiriciliği ve balık çiftliklerine yapılan çalışma ziyaretleriyle su ürünleri yetiştiriciliği konusundaki bilgilerini artırdılar. Son olarak, çalıştay kapsamında Uluslararası Geleneksel Balıkçılık ve Su Ürünleri Yetiştiriciliği Yılı'nı kutlamak için bir etkinlik düzenlendi.
FAO-Türkiye Ortaklık Programları Hakkında
FAO-Türkiye Ortaklık Programları, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Tacikistan, Türkiye, Türkmenistan, ve diğer ilgili ülkelerde gıda güvenliğinin sağlanması, kırsal yoksulluğun azaltılması, sürdürülebilir orman yönetimi, çölleşmeyle mücadele ve ekosistemlerin korunmasına destek olmayı amaçlar.
2007’de kurulan FAO-Türkiye Gıda ve Tarım Ortaklık Programı’nın (FTPP) ilk fazı, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini temsilen Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından sağlanan 10 milyon ABD Doları tutarındaki güven fonundan finanse edildi. Programın ilk fazı olan 2009-2015 yılları arasında 16 ülkede 28 proje uygulandı. 2014 yılında, Türkiye Cumhuriyeti'nin 20 milyon ABD Doları tutarındaki ek finansmanı ile FTPP'nin ikinci fazı ve aynı zamanda
FAO-Türkiye Ormancılık Ortaklık Programı (FTFP) başlatıldı. Böylece Türkiye’nin bu Programlar çerçevesindeki toplam katkısı 30 milyon ABD Doları’na ulaştı.
BAĞLANTILAR: